
Geçtiğimiz ay sessiz sedasız ve yöntem olarak benzersiz bir savaş yaşandı. Rusya, Estonya`ya organize bir saldırı düzenledi ve ülkenin ticaret ve kamu düzenini dize getirmeyi başardı. 1918 yılında Alman ordularına yenilen Rusya`dan bağımsızlığını ilan eden Estonya, aynı Almanya`nın Rusya ile yaptığı gizli bir anlaşmanın ardından 1940 yılında Rus askerlerinin işgaliyle başlayan süreçte Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği`nin bir üyesi olmak zorunda kalmıştı. 1989`da şarkılarla başlayan kıpırdanmanın ardından 1991 yılında sonunda Estonya yeniden bağımsızlığını kazandı. Ancak bu yeni süreçte Rusya`nın Estonya üstündeki hâkimiyet arzusunun söndüğü de söylenemez. Bunun son örneklerinden biri de geçtiğimiz günlerde internette yaşandı. Sebep bir savaş anıtı İnternetin yoğun olarak kullanıldığı ve büyük bir siber ekonomiye sahip Estonya geçtiğimiz ayın hemen her gününde web sunucularında ciddi bir yavaşlamaya; hatta devre dışı kalmaya sahne oldu. Sistem yöneticilerinin yaptığı araştırmanın sonucunda bütün bu saldırının Rusya`dan yönetildiği ve çıkış noktasının 27 Nisan`da Rusya`nın bir savaş anıtının kaldırılması olduğu ortaya çıktı. Bu olay o kadar ciddi boyuta ulaştı ki araya NATO, ABD ve Avrupa Birliği girerek durumu protesto etmek zorunda kaldı. Ancak web tabanlı saldırılar durmadı. Birçok site hack edildi, silindi veya işlemez hale getirildi. Altı Bakanlık sitesinin hizmeti durdu, birçok e-ticaret sitesi de çalışamaz hale geldi. Birçok elektronik para transferi de gerçekleşemediği için ekonomide aksamalar yaşandı. Estonya Savunma Bakanı Jaak Aaviskoo saldırının biçimi ve sonuçlarından dolayı olayı ABD`ye yapılan 11 Eylül saldırılarına benzetti ve NATO`nun duruma el koymasını talep etti. Estonya siber güvenlik birimlerinin yaptığı inceleme öncü saldırıların bizzat Rusya`daki kamu bilişim sistemlerinden geldiğini ortaya koydu. Bireysel uzmanların da yer aldığı saldırıda aynı zamanda hacker`ların içine yüklediği virüsler sayesinde sahibinden habersiz kontrol ettiği yüz binlerce bilgisayardan oluşan bot ağlarını aynı amaçla kullandığı ortaya çıktı. Yeni bir cephe doğdu Saldırının ardından ülkelerin siber ağlarının ne kadar kritik konuma geldiği ve öncelikli savunulması gereken yapılardan biri olduğu bir kere daha ortaya çıkmış oldu. Bu gelişmelerin ardından konuyla ilgili birbiri ardına açıklamalar yapan güvenlik yazılım firmalarının temsilcileri NATO`dan önce devletlerin kendi ağ sistemlerini güçlendirmeleri gerektiğini hatırlattılar. (Radikal)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder